Yüzyılımızın eriştiği teknolojik düzey, insan ömrünü uzattı. Buna bağlı olarak günümüz insanı daha az hareket yaparak ve hazır besinler tüketerek daha kolay bir hayat sürmeye başladı. Fakat teknolojinin beraberinde getirdiği yeni hayat tarzı, kemiklerimizi tehdit eder hale geldi. Kemik erimesinin (osteoporoz) ilerleyen yaşlarda sorun olarak karşımıza çıkmaması için her dönem bilinçli beslenmeye önem vererek, vücudumuz için gerekli egzersizleri ihmal etmemeliyiz.
Kaybolan kemiği tekrar yerine koymak oldukça zor, pahalı ve uzun zaman alan bir durumdur; dolayısıyla risk faktörlerini belirlemek ve osteoporozu önlemek gelişmiş bir osteoporozu tedavi etmekten daha kolaydır. Korunmak için gereken tedbirler alındığında osteoporoz, önlenebilir bir hastalıktır. Bu amaçla pek çok kişi yüksek kalsiyum diyetinin öneminin farkındadır, ancak diğer faktörlerin de kemiklerimizin güçlenmesinde etkili olduğu, özellikle güneş ışınlarından istifade edilmesi gerektiği unutulmamalıdır.
Ayrıca;
-
Sağlıklı kemikler için, hazır yemekler, işlenmiş gıdalar ve katkı maddelerinden kaçının. Olabildiğince ev yemekleri yiyin. Taze meyve ve sebze tüketimini artırın. Şeker ve tuz tüketimini sınırlandırın.
-
Düşük ya da aşırı miktarlarda protein almamız osteoporoz riskini artıracaktır. Potasyum alımını artırın. Bu amaçla bezelye ve fasulye gibi baklagiller, deniz ürünleri, taze meyve ve sebzeler özellikle muz, kayısı, armut, domates, mantar, patlıcan, biber, ıspanak önerilebilir.
-
Genel yağ tüketiminizi ve özellikle de doymuş yağ ve yağ asitlerini sınırlandırın. Esansiyel yağ asitlerinin tüketimini artırmak için daha fazla kepekli tahıl gevrekleri yiyin. Omega-3, balık yağları içeren destekler alın. Ceviz, fındık, badem, yerfıstığı gibi sert kabuklu yemişlerin tüketimi artırılmalıdır.
-
Kahve ve kola gibi kafeinli içeceklerin tüketimini sınırlandırın.
-
Kalsiyum desteğini tablet yutarak sağlamayı düşünmeden önce doğal yollardan, gıdalarla karşılamaya bakın. Genel olarak süt ve süt ürünlerinin kalsiyumdan çok zengin olduğu bilinir ancak vücudumuz süt ürünlerindeki kalsiyumun yalnızca yüzde 30’unu kullanabilir. Oysa yeşil yapraklı sebzelerin içerdiği kalsiyumun yüzde 50-70’i işimize yarar hale gelir. Kalsiyum içeriği en yüksek gıdalar asma yaprağı, maydanoz ve roka başta olmak üzere yeşil yapraklı sebzelerdir. Pekmez ve susam da birer kalsiyum deposudur. Fındık, badem gibi yağlı tohumlar, yumurta (özellikle sarısı) ve kuru meyveler de kalsiyumdan zengindir.
-
Kas gücü ve dengeyi artıran egzersizler, kaymayan tabanlı ayakkabılar giymek osteoporozlu hastalar için dikkat edilmesi gereken en önemli noktalardandır. Kemiklerin vücut ağırlığını taşıdığı tipte egzersizler yük verme egzersizi olarak adlandırılır; bunlar yürüyüş, tenis, dans etmek, merdiven çıkmak ve düşük seviyeli aerobik egzersizlerdir. Kemiklerin güçlenmesi ve sağlıklı bir yaşama sahip olunması açısından yürüyüş en iyi fiziksel aktivitelerden biridir.
Osteoporozda egzersiz ve fiziksel aktivitenin yararları:
-
Kemik kitlesindeki kaybı yavaşlatır.
-
Kemik kitlesini artırır ve kırığı önler.
-
Eklem esnekliğini ve sağlamlığını destekler.
-
Denge sağlamayı geliştirerek düşmeyi önler.
-
Kas gücünü geliştirir.
-
Postürü (düzgün duruş) korur.
-
Kalp ve solunum sisteminin dayanıklılığını artırır.
-
Ruhsal dengeyi geliştirir, psikolojik ve sosyal güveni artırır.